[:en]Blind Blake – Mr. Diddy Wa Diddy (ENG)[:tr]Blind Blake – Mr. Diddy Wa Diddy (ENG)[:]
[:en] The blues recording artist Blind Blake defies categorization. Although he is usually called a ragtime bluesman, that description does little to define the diversity of his music. The fact is, no other blues recording artist of his time sounded quite like him. His jazzy, highly syncopated guitar, his phrasing and speed on the fret board, the sly ironic songs he composed were not only a unique synthesis of styles, but technically beyond the reach of all his contemporaries, much as they remain to this day. Many have tried but few have succeeded in capturing Blake’s feel. He sets the bar for all finger pickers to aspire to. Blake is also unique in that he is the most mysterious of all blues artists. Where he came from, where and when he died, almost all the facts of his life are largely unknown or a source of great speculation. It is…
Erken Dönem Blues’un Rock’n Roll Kokan Vahşi Kadınları
Plak şirketlerinin blues müziği keşfettiği 1920’li yıllarda yapılan ilk kayıtların hemen hepsi kadınlar tarafından yapıldı. Bu müziği popüler hale getirenler kadınlardı. Dönemin en önemli isimlerinden Ma Rainey, Bessie Smith, Ida Cox, Clara Smith, Alberta Hunter ve Ethel Waters; kırsal alanda yaşayan siyahların zorlu yaşam koşullarına, aynı anda hem beyazların hem de erkeklerin egemenliği altında olan siyah kadınların acılarına, yasaklarla ve kısıtlamalarla dolu bir dönemde yaşanan “çılgın” hayatlara dair; kısacası siyah topluma tümüyle ayna tutan şarkılar yazdılar. Hüznü paylaştılar, umut ve güç verdiler. Erken dönem blues, çoğunlukla kadınların kadınlara verdiği öğütlerden, evlerini terk eden, çalışmayan, eşlerini sürekli aldatan ve şiddet uygulayan erkeklerin sebep olduğu hüzünden, iç sıkıntısından ve uzaklara kaçmaktan, içkinin yasak olduğu yıllarda içki içmenin güzelliğinden ama en çok hüzünle içmekten, parasızlıktan ve aşk insanı ne hale getiriyorsa ondan bahsediyordu. Ve bir de özellikle cinsellikten. Bu şarkıları yazan ya da yorumlayan kadınlar, konserlerinde coşkulu kalabalıklar tarafından karşılanıyor ve şarkıları “Yürü…
[:en]Piyano Blues’a Giriş[:tr]Piyano Blues'a Giriş[:]
[:en] Rock’n Roll her şeyi değiştirdi. Beyaz gençler Ritim&blues çalıyor artık. Peki nasıl oldu bu? Sadece Amerika’nın zor şartlarda yaşayan siyah topluluklarına ait olan bu sound, nasıl oldu da ırk bariyerlerini aşıp, yalnızca Amerika’yı değil tüm dünyayı saran bir müzikal aydınlanma haline geldi? Elvis, dünya çapında hiç bilinmeyen Afro-Amerikan blues sanatçıları Big Mama Thornton ve Arthur Crudup’ın şarkıları Hound Dog ve That’s All Right’ı söylediğinde köle zihniyetini tam anlamıyla temellerinden sarstı ve her yerde ilkel önyargılara hareket çeken çocukların yer aldığı yükselen yeni bir dünyanın habercisi oldu. Rock’n Roll sayesinde gitar da tarihteki en popüler, gelmiş geçmiş en havalı müzik enstrümanı haline geldi. Gitar hepimizin müzisyen, şarkıcı ve besteci olmasını sağladı. Ders almanıza ya da müzik okumayı öğrenmenize, hatta çaldığınız notaların adını bilmenize bile gerek yoktu. Yapmanız gereken tek şey bir iki akor öğrenmekti, hepsi bu. Bu anlamda, bluesun evriminde yeni bir basamak olan rock’n roll da herkese ulaşabilme ve…
Blues – İlk Örnekleri ve Blues Kayıtlarına Kadar Gelişimi
Blues hakkında bildiklerimiz ve bilmediklerimiz hala çok fazla… Daha doğrusu, doğru bilinenler kadar yanlış bilinenler, şehir efsaneleri, abartılmış öykülerle başlayan ve tamamen ilgisiz yerlere gitmiş söylentiler var. Bunların hepsi, blues folklorunu oluşturuyor, ancak ABD’nin en fakir bölgelerinden birinde tohumlanıp neredeyse bütün popüler müziği etkilemiş bir müzik türünün gelişmesinde bu tür efsanelerin de bulunması kaçınılmaz… Blues tarihiyle ilgili bir yazı yazmak çok kolay değil, hatta bu işe girişmek biraz da korkutucu geldi… Blues konusunda yazılmış çok kitap, her albümün içinde sanatçılarla ilgili doğru, bazen de yanlış binlerce sayfa bilgi bulunuyordu. Bir de şu durum var, bir yazı yazmak, özellikle medeniyet-i garbiyyeden muharrirlerin “non-fiction” tesmiye ettikleri yazılar yazmak, yeni bir yaklaşım, yeni bir yorum gerektirir. Kısaca, yazı yazmak bir tarife göre raftan on kitap alıp yerine onbir kitap koymaktır, ama öte yandan, bu yazıya kendinizden bir şeyler katmıyorsanız, yaptığınız iş vakanüvislikten veya malumatfuruş bir intihalcilikten öteye pek gitmez. Aslında çok uzun sayılmaz,…
Blues Şarkılarında Sık Kullanılan Terimler Sözlüğü
Merhaba sevgili Blues severler. Derneğimiz çatısı altında sizlere mümkün olduğu kadar en iyi içeriği sunmanın telaşı ve uğraşısı içinde olan bizler, bu yeni yazımızda anlamını merak ettiğiniz bazı Blues terimlerini sizler için araştırdık. Umarız bu minik sözlük sizlerin de hoşuna gidecek. Bu yazı için desteklerinden dolayı sevgili Erhan Ösüm’e ve Zübeyde Özge Bakır’a teşekkürü borç biliriz. Hoochie Coochie :Belki de Blues müzikte kulağınıza ilk çalınan terimlerden biridir. Bu terim danslara ve bununla birlikte de şarkılara konu olmuştur. Hoochie Coochie dans eden kişiye verilmiş bir lakaptır. Kelimenin öz hali, “shimmy dancer” olarak da geçer. Bu da titreten, kıvrak olan kimse anlamına gelir. Terim bu hali ile cinsellik de içerir. Bu terimin kullanıldığı bazı şarkılar şunlardır: Muddy Waters – Hoochie Coochie Man Cab Calloway – Minnie the MoocherElvis Presley – Saved Boogie Chillun : John Lee Hooker tarafından yazılmış, ilk olarak 1948 yılında kaydedilmiş, gitar melodisi ile çalım tekniği sonraki jenerasyonlara ilham…
Türkiye’de Bir Ben Harper Anısı – Eyüp İblağ
Yıllar önce, organizatörlük hayatımın henüz ilk yıllarında diyebileceğim 90’ların ortalarında; 94’te ilk albümünü (Welcome to the Cruel World) yayınlayan genç Ben Harper’ı Uluslararası Yapı Kredi Gençlik Festivali’ne getirmiştim. Ajansından gelen CD’si elime ilk geçtiğinde festivale getirme ve Türkiye müzikseverlerinin karşısına çıkarmaya hemen ikna olmuştum. Festival ve banka yönetimini ikna edip Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu sahnesindeki programa koymuştuk. Ben Harper ve grubu Innocent Criminals konserden bir gün önce geldi ve onlara rehberlik etmek üzere sevgili Murat Ertel (Baba Zula) gönüllü oldu. Konser günü gelip çattığında, grupla birlikte soundcheck için otelden ayrılıp Açıkhava Tiyatrosu’nun arkasından giriş yapmak üzere araçtan inip yürümeye başlamıştık. O sırada Açıkhava Tiyatrosu’nun arkasındaki ayrı bir alanda fasıl, Türk Müziği gibi tarzların canlı çalındığı bir restoranda bağlama eşliğindeki kadın şarkıcının Türk Halk Müziği söylemesine kulak kesilen Ben Harper birden yönünü değiştirip o yöne doğru yürümeye başladı. Bulduğu ilk masaya oturdu ve bağlama eşliğindeki yanık türkülerimizi dinlemeye başladı. Birkaç dakika…